Pak: Önce Avrupa, Sonra Dünya Şampiyonluğu

Pak: Önce Avrupa, Sonra Dünya Şampiyonluğu


-    “Yaklaşık 200 tane kupam var, katıldığım tüm kategorilerde şampiyonluğum var.”
-     “Kenan Sofuoğlu abim gibi motokros ve supermoto dallarında şampiyon olmak istiyorum”
-    “Parkurda yapılan hız başarı ,trafikte yapılan hız tehlikedir”
-    “Ailemin buralarda olmamda çok büyük bir payı var”
-    “Şov gibi görünen whip tekniğini rampaları daha hızlı geçmek ve zaman kazanmak için kullanıyorum.”
-    Motor sporları konsantrasyon ve hızlı düşünüp, uygulayabilme bilinci geliştiriyor”

Asrın Rodi Pak, motosiklet kullanmaya küçük yaşlarda başladı ve 7 yaşından itibaren Türkiye ve Avrupa’da katıldığı süpermoto ve motokros yarışlarında bugüne kadar çeşitli kategorilerde birçok başarıya imza attı. Pak’ın, en büyük hedefi dünya şampiyonu milli motosikletçi Kenan Sofuoğlu gibi motokros ve süpermotoda dünya şampiyonlukları kazanmak. "Motorun üstünde mutlu oluyorum" diyen Pak ile başarılarını ve hedeflerini konuştuk…



Bize kendinizi tanıtır mısınız?

2000 Mayıs doğumluyum, ortaokul son sınıfta okuyorum. Yaklaşık 200 tane kupam var, katıldığım tüm kategorilerde şampiyonluğum var. Yaşıma göre hep üst gruplarda yarıştım. 7 yaşında 65cc, 9 yaşında 85cc ve 12 yaşından beri 250cc de yarışıyorum... 2011 yılında Türkiye’ye ilk defa junior kategorisinde Avrupa 3.lüğü getirdim. 2012 yılında Doğu Avrupa Şampiyonluğu ve 2013 yılında da S3 sınıfında Avrupa 1.liğini aldım...

Yarış hayatınız nasıl başladı?
Dört yaşındayken annem motor kursları alıyordu benim ilgimi de kenarda duran scooterlar çekmişti onlardan birinin önüne ben, arkama da babam bindi ve kullandım. Cesaretim ve kullanışım motor eğitmeni Soner Hocam’ın dikkatini çekmiş, ”bu çocuk yetenekli, bunu motokrosa başlatın” demesi ile başladı yarış hayatım... 5 yaşımda ilk kez 50cc Türkiye Şampiyonası’na girerek 3. oldum. 2005 yılından beri tüm motokros ve süpermoto yarışlarına eksiksiz olarak katıldım.



Çocukluk yıllarınızdan bu yana hep sporun içerisindesiniz. Ailenin diğer bireylerinin de bu spora gönül vermeleri sizi nasıl etkiliyor?
Eğer onlar uğraşmayıp, bana inanmayıp, gönül vermeselerdi ben şimdi burada olamazdım. Onların buralarda olmamda çok büyük bir payı var.

Yarışlara hazırlanmaya ne kadar önceden başlıyorsunuz? Mesela yarış haftası ne yaparsınız?
Yarışlara değil de ben ilk önce sezona hazırlanıyorum. Sezon öncesinde eğer yağarsa kar antrenmanı hem çok faydalı hem de çok eğlenceli oluyor.  Ayrıca zamanımın yettiği ölçüde kondisyon çalışıp, bisiklet sürüp, fitness yapıyorum... Beynimi ise yarışlara imgeleme dediğimiz şekilde hazırlıyorum,  bu şöyle: Yarışacağınız parkurlarda aklınızdan turlar atıp kendinizi nasıl daha hızlı olabilirim diye sorguluyorsunuz..

Süpermoto ve Motokros branşlarında birçok başarıya imza attınız, hiç farklı branşlara geçmeyi düşündünüz mü?
RedBull Rookies Cup’tan seçmelere girmeden yarışa katılma teklifi geldi. Fakat ben kabul etmedim. Çünkü zaten road racing dalında bir Dünya Şampiyonumuz Kenan SOFUOĞLU var, ben Kenan abimin bu dalda yaptığını motokros ve supermoto dallarında gerçekleştirmek istiyorum.

Genç bir şampiyon olarak hız sizin için ne ifade ediyor?
Hız kontrollüyse hızdır ve parkurda yapılan hız başarı ,trafikte yapılan hız tehlikedir.



Başarınızın sırrı nedir? İnanç, Çalışmak, Şans...
Antrenman , konsantrasyon, inanç, soğukkanlılık , kararlılık, kendine güven benim sırrım..

Kendinize özgü özel teknikleriniz var mı?

Evet yıllar boyunca geliştirdiğim kendime özel tekniklerim var.

Sizin branşınızda yetenek mi yoksa motosiklet mi ön planda?

Motokros dalında yetenek çok önemli ama supermotoda motor biraz daha ön plana çıkıyor...

Ülkemizde pist konusunda sıkıntılar var ama motokros parkurları giderek artıyor en çok zorlandığınız ve yarışmaktan zevk aldığınız parkur neresi?
Ben tüm parkurları seviyorum ve hepsinin gelişimime değişik noktalardan katkısı var. Ancak Uşak’ta yapılan yeni parkur beni daha ileriye taşıdı ve eğlendirdi orayı bu nedenle ayrıca çok sevdim..

Dünya arenasında birçok yıldız sporcu var sizin örnek aldığınız isim var mı?
Ben bir sporcu olarak Kenan abimi çok örnek alıyorum fakat kendi dalımda örnek aldığım Jeffrey HERLINGS ve Antonio CAIROLI gibi isimler var...

Motokros yarışlarında yaşınız küçük olmasına rağmen yaptığınız hareketlerle izleyenlere büyük keyif veriyorsunuz. Sizce yarış mı yoksa şov yapmak mı daha kolay?
İkisi de oldukça zor... Aslında şov gibi görünen whip tekniğini rampaları daha hızlı geçmek ve zaman kazanmak için kullanıyorum. Ancak kolay bir teknik olmadığını da belirteyim.



Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir? Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında yer almak istemez misin?
En yakın hedefim 3 yıl içinde motokrosta Avrupa Şampiyonu olmak, uzun vadeli hedefim ise tabi ki Dünya Şampiyonluğu... Bu yıl MX-GP’nin emx 125 kategorisinde yarışacağım. İlk kez bir sporcu Türkiye’den GP’ye katılmış olacak. Süpermoto’da Dünya Şampiyonası’na katılmak için takımlardan teklifler geldi ancak sponsor bulamadığımız için, katılacak en küçük yarışçı olmama rağmen favori gösterilsem de katılamıyorum.

Yarışlar nedeniyle sürekli seyahatler yapıyorsunuz, öğrencilik hayatınızda durum nasıl?
Öğrencilik hayatıma hiçbir kötü  etkisi olmadığı gibi çok faydasını görüyorum. Çünkü spor hayatınıza ve bilincinize belli bir disiplin oturtuyor. Ayrıca ben dersi derste dinleyen ve öğrenen bir öğrenciyim.  Yarıştayken kaçırdığım derslerin telafisini hemen dönüşte yapıp, yeni derse hazırlanıyorum.  Okul hayatımda yaptığım sporun getirdiği en önemli etkiyi sınavlarda görüyorum, mesela bir sınava girerken etrafımdaki kimse stresini kontrol edemezken, ben alışık olduğumdan stresimi kontrol altına rahatlıkla alabiliyorum... Bununla birlikte karşılaştığım her olaya ve etkinliğe adaptasyonum çok hızlı oluyor… Çünkü motor sporları konsantrasyon ve hızlı düşünüp, uygulayabilme bilinci geliştiriyor.

Anneniz (Gülten Pak) sizin yarışlarınızda fotoğraf çekerken çok heyecanlanıyor, siz rampada annenizi gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
Tabi ki annemi beni izlerken ve fotoğraflarımı çekerken görmek beni mutlu ediyor ve benle gurur duyması çok hoşuma gidiyor... Ayrıca diğer yarışçı arkadaşlarımın fotoğraflarını çekmesi, konudaki hassasiyeti (her yarışçının fotoğrafı olsun diye gösterdiği çaba) beni çok etkiliyor.



Yarışlarda 99 numarayı kullanıyorsunuz siz de özel bir yeri var mı?
Ben motora başlarken Türkiye Şampiyonumuz Şakir ŞENKALAYCI 99 numara ile yarışıyordu ve onu örnek alıp, 99 numarayı almıştım. Daha sonraki sezonlarda Şakir Abi numarasını 100 yaptı ve öyle devam etti ama ben 99 numara olarak kaldım ve 9 yıldır bu numaraya sahip olunca artık o benim bir parçam haline geldi...

Son olarak bir şey eklemek ister misiniz?
Bu sezon elimden gelenin en iyisini motokrosta Avrupa arenasında yansıtmaya çalışacağım, desteğinizi ve dualarınızı eksik etmeyin.






Bu sayfa 10991 kez okundu